Muhsin Yazıcıoğlu’nun Arkasından
25 Mart Çarşamba günü meydana gelen sır dolu helikopter kazası, yüreklerimize ateş düşürmüş,BBP lideri Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindeki beş kişi için arama çalışmaları başlatılmıştı.Helikopter enkazı bulununcaya kadar ümidimizi kaybetmeden bekledik.Türk halkı,sağ görüşlüsünden sol görüşlüsüne tek yürek olup onun için dua etti.
Karanlık ve uzun bir tünelin sonundaki ışığı görmeyi ümid ettiğimiz gibi,ormanda kaybolan insanın uzaktaki kulübenin ışığını görmeyi ümid ettiği gibi ümit ettik ama olmadı.Cuma günü yani kazadan 48 saat sonra ümitlerimize son nokta koyuldu.Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindeki dört kişi hayatını kaybetmişti.
Aldığımız bu acı haber hepimizi yıktı.Yaşadığı dönemde televizyon ve basında belki de bu kadar adından söz edilmemişti ama gerek kaybolduğu süre zarfında gerekse ölümünde herkes ondan bahsetti.Çünkü o bir dava adamıydı,siyaset ve partiler üstü bir insandı,vatan ve millet sevgisini partisindenve kendinden ön planda tutmuş,siyaseti asla kişisel çıkarlarına alet etmemişti.Kendisine,sair bir partiden yapılan bakanlık teklifini kabul etmeyecek kadar partisine ve partililerine sadık,Mamak cezaevinde kaldığı 7,5 yıl zarfında avukatının tahliye talebinde bulunmasını arkadaşları yalnız kalmasın diye istemeyecek kadar vefalı,hiçbir sosyal statüsü olmayan vatandaşların davetine icabet edecek kadar mütevazı,yerine getirdiği dini vecibelerini siyasi hayatında kullanmayacak ve alet etmeyecek kadar dindar,partisi için devletten tek kuruş almayacak kadar onurlu,harama el uzatmayacak kadar Allah korkusunu yüreğinde taşıyan,siyasi rakiplerini yerecek,aşağılayacak konuşmalar yapmayacak kadar edepli,her kesimden insanın takdir ve sevgisini kazanacak kadar vatavsever,milliyetçi ve cesur bir insandı yani adam gibi adamdı.
Ülküsünden ve çizgisinden asla ödün vermedi,tahriklere kapılmadı,vazgeçmedi hep savaştı,savaştı.Vatanını sevdi,halkını sevdi,gerçekleri anlatmak,vatanına sahip çıkmak için çalıştı,çabaladı ve bu uğurdada hayatını kaybetti.Aslında söylenecek şey çok ama hani kelimeler kifayetsiz kalıyor denir ya işte öyle bir şey,kelimeler kifayetsiz kalıyor onu anlatmaya.Ailesinin,partililerinin ve tüm Türk milletinin başı sağolsun.
Üşüyorum
Bir coşku var içimde bugün kıpır kıpır
Uzak çok uzak bir yerleri özlüyorum
Gözlerim parke parke taş duvarlarda
Açılıyor hayal pencerelerim
Hafif bir rüzgar gibi süzülüyorum
Kekik kokulu koyaklardan aşarak
Güvercinler ülkesinde dolaşıyor
Bir çeşme başı arıyorum
Yarpuzlar arasında kendimi bırakıp
Mis gibi nane kokuları arasında
Ruhumu dinlemek istiyorum
Zikre dalmış her şey
Güne gülümserken papatyalar
Dualar gibi yükselir ümitlerim
Güneşle kol kola kırlarda koşarak
Siz peygamber çiçekleri toplarken
Ben çeşme başında uzanmak istiyorum
Huzur dolu içimde
Ben sonsuzluğu düşünüyorum
Ey sonsuzluğun sahibi,sana ulaşmak istiyorum
Güneşimi kapatmayın
Beton çok soğuk,üşüyorum…
Derya Eğilmez
Yazar
d_egilmez@hotmail.com