|
|
|
|
|
|
|
|
Konya mitinginden Çağlayan mitingine; gelde Erbakan Hocayı Arama!.
Yahudi İsrail'in, "Kudüs'ü başkent yaptığını ilan edince, " seksen yılında, Türkiye sessiz kalmıyor ve " Kudüs'ü Kurtarma Günü yürüyüş ve mitingi "yapmak için, kurulan bir komite ile "Yürüyüş ve Miting " için, Konya da tertip ediliyordu.
Türkiyenin her yanından akın, akın geliniyor ve İstasyon meydanından başlayacak yürüyüşe katılmayı bekliyorlardı.
Tarih 6 Eylül 1980 i gösteriyor, Konya tarihi bir gün yaşıyordu. Konya da İstasyon meydanında başlayan yürüyüş İtfaiye Meydanı'na, Yüz binlerce insan Çağlayanlar gibi, Çağlayarak geliyor, yürüyorlar, İtfaiye Meydanında toplanılıyor.
Türkiye'nin dört bir yanından gelen insanlar, Hep bir ağızdan, Yürüyüş esnasında, Yahudiye Lanetler Yağdırılıyor,Ve Yahudi İsrail'e Kudüs'ün Başkent yapılamayacağını haykırıyorlardı.Müslümanların ilk kıblesi olan Kudüs Resmen İşgal ediliyor. Hz. Peygamber efendimiz ( s.a.v) buradan Miraç'a çıkmışlardı.
Müslümanlar için çok değer taşıyan, Kudüs'ün İşgaline sessiz kalınması Yahudi ye Kudüs'ü, Başkent olmasını onaylamak anlamıda taşıyordu.
Yahudi İsrail Hükümeti kudüs'ü başkent yapma kararının kabul edilemeyeceğini, yapılan yürüyüş ve mitingle, İtfaiye meydanında toplanan Yüzbinlerce insan ortaya koymuştu. Müslümanlar için çok değere sahip olan Kudüs'e, Yapılacak her türlü İşgale sessiz kalınmayacağını yapılan organizasyon ile Yüzbinler kararlı tavırlarını ortaya koyuyordu.
6 eylül 1980 günü Konya da yapılan, "Kudüs'ü Kurtarma Günü yürüyüş ve mitingi..." bunu ortaya koymaktaydı.
* * *
İsrail yahudi si ne geçmişte, nede günümüzde boş durmamış hep Zulüm işlemiştir. Bu günde onu yapmaktadır. Peygamber Katleden bir Millet varsa bunlarda var. Bir değil hemde iki Peygamber daha neler, neler..
Hayatlarında hep zulme uyarak hareket etmişler. İnsanlığa insanca bir hayat değil, köleliğin hayat tarzı olduğunu yaşatmışlar. Köleleri olmayanları ya öldürmüşler veya o topraklardan kovmuşlar.Allah (c.c) yarattığı varlığı biliyor ki, onları lanetlemiştir.Lanetliği hak eden bir Kavim de elbette tıynetine göre iş yapacaktır.Onların bu tıynetine bizler sessiz mi kalacağız asla, Rabbimiz bize her zaman güçlü olmamız gerektiği Kuran'ında emrediyor. Ama biz ne yaptık, önce onu sorgulayalım !, AB ye gireceğiz diye, Yıllardır Tepindik durduk. sanki AB ye girilince her şeyimiz düzelecek gibi yıllardır kapılarında belledik !, halâ da çıkmayan candan ümit kesilmez diye beklemeye devam ediyoruz.
Biz şu yıl'a, bu yıl a derken, Ülke olarak Allah korusun yek ekmeğe muhtaç olacak duruma düşünceye kadarda olsa, AB bize kapılarını açmayacağı bellidir. Onların tek amacı Türkiye yi aç ve susuz bırakmanın ötesinde bir şey de bize destek olmaz. Onlar biz ekmek tasasında çırpınırken, İsrail'in GAZNE yi alt üst etmesine, binlerce İnsanların Öldürülmesine veya yaralanmasına, Evlerinin yıkılmasına her şeylerinin yok olmasına seyrederler.
AB, ABD, Yahudi İsrail'in Filistinlileri Katletmesine yüz yıl'a yakın zamandır nasıl seyrediyorlarsa, bu günde aynı arzı endam ederek seyredeceklerdir
* * *
Durum bu ise biz ne yapalım öyle ise, aslında yapacakları ben değil de, Otuz yılın üzerinde Siyasette büyük çalışmalara imza atan, 54 cü Hükümetin Başbakanı Erbakan Hoca Yetmişli yıllarda başlattığı Ağır Sanayi Hamlesi, Gizli Güçler tarafında engellenmemiş olsaydı, Bu gün düşülen ekonomi bozukluğuna belkide düşülmeyecek ve dünya da ekonomisi en sağlam yapıya sahip bir Ülke konumunda olmamız işten bile değildi.
Dıştan destek alarak, Ülkesinin gelişmesine engel olan Yerli İşbirlikçiler, köstek değilde bu Çalışmalara destek olmuş olsaydılar, Türkiye şimdi parmakla gösterilecek TEK DÜNYA DEVLETİ OLACAKTI.
Bu gün dünya da ağır sanayi ürünleri üretmeyen devletler gelişmemiş, bunun karşısında ise, ağır sanayi sahiplerine işçi veya memur olmuşlardır. Efendi olacakları yere köleliğe davetiye çıkaranlar, şimdi otursun da kına yaksınlar !.
Türkiye bugün, dünya devletlerine muhtaç hale geldiyse, işte bu insanların yaptıkları Ülkesinin kalkınmasına, gecesini gündüzünü katarak çalışan ve Türkiyeyi Dünya Devletlerine muhtaç hale gelmemesi için tüm samimiyetiyle hizmet edenler Gerici, Yapılacak hizmetleri engelleyenler ise ilerici oldu. Güçlü olmayan bir ülke şimdi ne yapsın !.
Tarihte ecdat zulme uğrayan, insanlara hangi dine mensup olursa olsun ayrım etmeden yardıma koşan bir toplum iken !, bu gün Ekmek dilenecek duruma gelindiğini görmekteyiz. Yakınımızda günde yıllardır, İnsan Kasaplığı Yapan Yahudi İsrailin, Filistinli İnsanlara kıyması, bizlere sadece bakmak kalmaktadır. Yapılan protestolar, Mitingler fazla çözüm getirmeyeceği aşikardır. Yapılacak en iyi çalışma Güç ile iş yapanlara karşı, bizde Gücümüzle karşı durmalıyızdır
Eğer bu Yahudi zihniyeti, Protestoların, Mitinglerin yapılmasından ders almış olsaydı, geçmiş zamanlarda yapılanlardan ders alırdı. Dünya bakarken Filistin de Kan dökülüyor ve kimsenin kılı dahi kıpırdamıyor.
Yetmiş dört yılında merhum Ecevit ile koalisyon ortağı olan Necmetdin Erbakan, Ecevit in yurt dışına gitmesi arkasında, Genelkurmay başkanı merhum Semih Sancar ile yaptığı kısa görüş alış verişi sonunda, Emri veriyor ve Atmış yılından bu tarafa nice insanlarımızı katleden, Kıbrıs Rumlarına en güzel cevap verilmişti. Dolayısı ile de Yunan'a gereken ders verilmiş oluyordu. Bu günde yine Erbakan gibi Devlet adamlarına bu Ülkenin ihtiyacı var. Gelde böyle bir zamanda Erbakan hoca'yı arama !..
Filistin de akan kanların durması, ancak ve ancak onların dilinden anlayacak şekilde davranılması olacaktır. Yahudi milleti ancak güçten anlar, kuvvetten anlar... Geçtiğimiz Pazar günü Saadet Partisinin öncülüğünde, Yüze yakın Sivil Toplum kuruluşu tarafından organize edilen, İstanbul çağlayanda binlerce insanın katılımı ile yapılan Miting, Tek kelime ile ifade edecek olursak muhteşemdi !..
|
|
|
|
Gazeteci -Yazar |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
| |